Erkek Kısırlığında Genetik Değerlendirme Ve Önemi
Çocuk isteyen çiftler eğer korunmaksızın doğal yöntemlerle 12 ay boyunca hamile kalamıyorsa, kısırlıktan şüphe edilebilmektedir. Bu tip durumlarda hastalara öncelikle muayene yapılmakta daha sonra da kısırlık testleriyle spermlerin durumu incelenmektedir. Eğer bu tahliller yetersiz kalırsa doktor duruma bağlı olarak hormon tahlili, ultrason ya da genetik testler de isteyebilmektedir. Genetik testler genellikle sperm sayısı düşük olan (on milyon altı konsatrasyonlarda ) hastalarda uygulanmaktadır. Fakat yine duruma bağlı olarak eğer sperm sayısı normal olsa da çiftin denemeleri sonuçsuz kalırsa, genetik testler uygulanabilmektedir. Genetik testlerin uygulandığı hasta grubu genellikle azospermi (sperm testinde sperm bulunamayan) erkeklerdir. Azospermi hastalarını 3 de birinde genetik anormalilerin olduğu kanıtlanmıştır.
Genetik Testler Nelerdir?
Şiddetli kısırlık çeken erkeklerde mevcut problemin genetik kaynaklı olup olmadığını anlamak çok önemlidir. Çünkü tedavi soruna göre uygulanmaktadır. Peki risk grubu altında olan erkeklere hangi genetik testler uygulanmaktadır? Bu konuyu inceleyelim.
- Periferik karyottip tesi (temel genetik şifrelerin kontrol edilmesi)
- Y kromozomu mikrodelesyonu (Fetüsün erkek olarak gelişmesini sağlayan Y kromozomu üzerinde yer alan genlerin incelenmesi)
- Kistik fibrozis mutasyonu (Bu rahatsızlığı taşıyan genlerin olup olmadığının incelenmesi)
Eğer erkeklerde ağır kısırlık problemi yaşanıyorsa mutlaka genetik testlerin de uygulanması gerekmektedir. Bu genetik yapıların incelenmesi aynı zamanda ileride tüp bebek tedavisinin uygulanabilmesi için de gereklidir. Kısırlığın nedeninin bulunması erken teşhis ve tedavi için büyük önem kazanmaktadır. Bununla beraber az önce belirttiğimiz gibi bu tanı tüp bebek tedavisinde de ciddi oranlarda başarılı olmayı sağlamaktadır. Bununla beraber eğer bebekte genetik risk olacaksa bu durumun bilincine varılmaktadır.
